Bu seferki yazı dizimizde elimizden geldiğinice neden Marvel karakterlerinin sevildiğini açıklamaya çalışacağız. Tabii ki aramızda Marvel Karakterlerini sevmeyenlerimiz olabilir, onlar için de umarız bunu okuduktan sonra biraz sevebilirler diyoruz.
Hepimizin bildiği gibi Disney firması Marvel'ı satın aldıktan sonra kendi sinematik evrenini yaratarak taraflı tarafsız herkesin övgüsünü kazanarak büyük başarılara imza atmıştır. Peki bu sinematik evrenin kaynağı neresi, tabii ki çizgi romanlar. Çizgi romanları neden seviyoruz peki, içindeki karakterler sayesinde. Peki kimdir bu Marvel karakterleri? Cevabı çok uzun ama özetlemek gerekirse; Iron Man, Captain America, Thor, Hulk, Spiderman, X-Men ve diğerleri....
Şimdi bu karakterlerin aslında neden bu kadar çok tuttuğuna dair fikirlerimizi sizinle paylaşalım. Öncelikle en belirgin özellik şudur ki Marvel'daki hiçbir karakter güçleriyle sınıflandırılmıyor. Şimdi ne demek bu? Şöyle ki Marvel'da her karakterin ruhu ve kişiliği var. Nasıl mı? Mesela Captain America'yı ele alalım, en bilinen özelliği kalkanı ve ona güçlerini veren süper asker serumu. Peki onu Captain America yapan bu mu? Fiziksel olarak: Evet. Ama bizim cılız, zayıf Steve Rogers'ımızı aslında Captain America yapan şey duruşu ve liderlik özellikleri. Daha da net bir şekilde açıklamak gerekirse herhangi biri o süper asker serumunu içebilirdi ama herhangi biri bizim bildiğimiz Captain America olamaz. Ya da Iron Man'i örnek alalım. Şimdi kendisi zırh içindeki bir adam değil mi? Aslında değil neden mi değil? Çünkü Tony Stark zırh içindeki bir adam değil, zırhın kendisi. Ya da Hulk. Hulk aslında düşünüldüğünde belki de Marvel evrenindeki en güçlü kahraman ama o gücü kullanabiliyor mu maalesef bilinçli olarak kullanamıyor, bu da zaten aslında bizi cezbeden şey. Parlak bilimadamı Bruce Banner ve içindeki akılsız canavar Hulk'ın çekişmesi bize ilginç gelen kısım. Bir de Spiderman var tabii ki. Belki farkında değiliz ama biz aslında Spiderman'ı değil Peter Parker'ı seviyoruz. Neden mi? Çok basit çünkü sevgili Pete'ciğimiz de bizim gibi herkes gibi yaşamını sürdürebilmek için günlük problemlerle uğraşıyor. Bu da bizim kendimizi ona yakın hissetmemize sebep oluyor. Kendimizden bir parça görüyoruz. E peki Spiderman? O da bizim bu günlük sıkıntılarımızdan kaçmak için kullandığımız hayal ürünü karakterimiz, tıpku Peter gibi. Bu kadar karakter hakkında konuşup da X-Men'e de değinmeden olmaz. X-Men karakterlerini tek tek ele alırsak mesela Cyclops. Kendisi gözlerinden ışınlar atabiliyor (aslıdan gözleri başka bir boyuta açılan kapı ve o ışınlar da o boyutun enerjisi) ama bu ışınları kendi kontrol edemiyor en azından bir cihaz olmadan yapamıyor ve sürekli gözlük takması lazım bu da beraberinde 'kimsenin gözlerinin içine doğrudan bakamıyorum' gibi bir bunalım getiriyor. Aslında hepimizin kolaylıkla sanki çok büyük problem diyebileceğimiz bir şey farkında olmasak bile karakterin zayıflığı yönüyle bizi kendine çekiyor. Ya da Wolverine'i örnek alalım. Aslında onu sevmemizin sebebi çok basit: o bizim olamadığımız herşey. Nasıl mı? Adam öldürüyor, sürekli bira içiyor, elinde puro olmadan görmek mümkün değil ve hiçbir şeyi takmadan kimseyi umursamadan hareket edebiliyor. Bir de mesela Beast var. Mavi tüylerle kaplı hayvani görünümlü bir bilimadamı. Çarpıklığı görüyor musunuz işte biz bunu seviyoruz. Bir de sevgili X-Men'imizin lideri Profesör X'imiz var ve tabii ki can düşmanı Magneto'muz. Çok bariz değil mi aslında Profesör X ve Magneto'nun gençliklerinde çok yakın arkadaş olup günümüzde can düşmanı haline gelmiş olmalarının çarpıklığının, en yakın arkadaşımızla ileride böyle olabilir miyiz düşüncesinin bizi korkutmasının ve bu korkunun merak uyandırmasının bizi kendine bir mıknatıs gibi çekmesi.
Neyse aslında yukarıda anlattığımız bütün bu şeyleri kısa ve öz olarak şöyle açıklayabiliriz. Kostümlerini çıkardıklarında tüm Marvel karakterleri, eşimiz, dostumuz, arkadaşımız, komşumuz hatta bizim gibi sıradan insanlar. O yüzden bir şekilde bir karakteri kendimize çok rahat benzetebiliyoruz, geri kalan kostümler ve güçlerse bizim günlük hayatımızdaki sorunlarımızdan kaçma yolumuz olan hayal gücümüzü temsil ediyor.
İyi okumalar Marvel'severler.....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder