Powered By Blogger

18 Nisan 2014 Cuma

ARROW S02E19

Daha önce karşınıza Arrow'u neden sevdiğimizi anlatan bir yazıyla çıkmıştık. Bundan sonra da elimizden geldiğince çabuk bir şekilde tek tek bölüm yazılarımızı yayınlayacağız.
Son birkaç bölümde olduğu gibi ve genel olarak da sezonun tamamında anlatıldığı gibi bu bölüm de Deathstroke ile alakalıydı. Tabii Deathstoke'umuz olan sevgili Slade abimiz yüzünden iyice dibe vuran Oliver'ı artık daha zorlu bir sürecin beklediği de apaçık ortada. Üstelik Slade, Oueen Consolidate'yi de Isabel Rochev'in de yardımlarıyla Queen ailesinden almayı başardı. Queen ailesinin kısa vadede tamamen çursuz kalmamak için tek umutları da Thea'nın hayatı boyunca bir yalanı yaşadığını öğrenmesi (Malcolm Merlyn'in babası olması gerçeği) yüzünden maalesef pek olacak gibi de durmuyor. Üstelik Oliver'ın yaşadığı tek sıkıntı bu da değil.


Slade'in çok rahat bir şekilde 'ARROW CAVE'imize girip ter bile atmayarak bütün ekibi yere serip kilit açıcı cihazını çalmasıyla sorunlar daha da artıyor. Slade çaldığı kilit açıcıyı kendi kanını kullanarak 'Mirakuru' ile güçlendirilmiş askerlerden ordu kurmasını sağlayacak başka bir cihazı çalmak için kullanıyor. Ekibimiz de bu bilgiye sahip olmasına rağmen  Slade'in onu kullanmasına izin veriyor, böylece kan naklinden zayıf düşmüş Slade'i kolayca öldürmeyi planlıyorlar. Fakat Slade'in bunun için de bir planı mevcut: Roy! Cihaza kendi yerine Roy'u koyan Slade hem kan naklini yapmaya başlıyor hem de zayıf düşmeyerek Arrow'u köşeye sıkıştırmayı planlıyor. Tabii öyle kolay kolay yakalanamayan Arrow'umuz Diggle'ın yardımıyla ve Isabel Rochev'i de iki kurşunla öldürerek oradan Roy'u da alarak kaçmayı başarıyorlar. Tabii bilmedikleri şey ise, Slade'in kan transferini kendi tamamlayarak Isabel'i ölümden dödürdüğü ve geri kalan adamlarla da ordusunu kurduğu.


Şimdi eminim ki aklında şu soru olan okurlarımız vardır: hadi Slade'in tüm bunları neden yaptığını biliyoruz, peki ya Isabel? Bunun cevabını da bu bölümde alıyoruz. Daha önceki bölümlerde öğrendiğimiz üzere Oliver'ın babası Robert Queen'in bir takım kaçamakları olmuş ve Isabel de bunlardan biriymiş! Hatta sadece bir kaçamak değil, Robert'ın ruh ikiziymiş. Tüm bunları yapmasının sebebi de tam beraber kaçacakken Robert'ın Isabel yerine ailesini seçmesiymiş. Ne diyelim intikam almak isteyen bir kadından uzak olmak lazım.


Oliver ve Slade arasında bunlar olurken, bir de Slade'in ispiyonculuğu sayesinde Oliver'ın Arrow olduğunu öğrenen Laurel var. Babasının Arrow yüzünden hapse girmesini istemeyen Laurel bulmacanın parçalarını birleştirerek kardeşi Sara'nın da Canary olduğunu anlıyor. Babasının hapis yatmasını önlemenin yolunun da Arrow'u yetkililere teslim etmek olmasından dolayı Laurel da babasına Arrow'un kimliğini bildiğini söylüyor. Fakat bizim sevgili Dedektif Lance'mizin bunu reddedip de sebebinin Arrow herhangi biri olabilir, eğer kim olduğunu öğrenirsem o da herkes gibi sıradan olur ve ondan beklediğini yapamayacak biri olur kilişesiyle Arrow'un kim olduğunu öğrenmeyi reddediyor.


Bir de adamız var tabii. Bu bölümde adayla ilgili çok fazla sahne olmasa dua önemli gelişmeler oldu. Mesela 'Mirakuru'nun tedavisini sağlayan bir ilaç varmış ki bölümün sonunda da zaten Oliver Felicity'e tedaviyi bulması için Mirakuru örneği veriyor. Adada olan bir diğer gelişme ise Doktor Zico'nun ölmüş olması. Pek DC fanı değilim ama Ivo'nun çok başarılı bir profesör olup Justice League'nin başına belalar açtığını biliyorum, bu yüzden de Ivo'nun ölümüne biraz şaşırdım açıkçası.


Son olarak da bölümde sık sık Barry Allen yani Flash'ın bize hatırlatılması da ileri de muhtemelen iki dizinin aralarında 'crossover' yapacağına dair bir işaret ki bu durum gerçekten çok hoşuma gitti.


Eh bu bölümü de Arrow'u gelecekte daha zorlu görevlerin beklediğini bilerek tamamladık. Yapabileceğimiz tek şey ise bekleyip üstesinden nasıl geleceğini görmek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder