Evet şimdi söz verdiğimizi gibi biraz 'The Flash'a değinelim... Hepimizin Barry Allen'ın hikayesini bildiğini vardığımız için Laboratuvarda yıldırım çarpması sonucu süper hız kazanma hikayesini anlatmayacağım. Tabii bunun girişinin Arrow'da yapıldığına da değinmeyeceğim. Hazırsanız başlayalım o zaman.. Ha bu arada spoiler yemek istemiyorsanız buradan sonra devam etmeyin bence.
Dizi ile ilgili olumsuz olarak değineceğim başlıca iki şey var; kostümün bordo olması ve Barry Allen'ın sarışınlıktan kumrallığa geçmiş olması. Yanlış anlaşılmasın Grant Gustin başarılı bir Barry Allen profili çiziyor ve üzerine koyarak da yakın zamanda geveze Flash'ı göreceğimiz günlere doğru ilerliyor buna şikayetim yok. Ama en azından saçını bir sarı yapabilirlerdi. Neyse zaten asıl sıkıntı bu değil, kostüm bordo abi bildiğin bordo!! Gerçi Harrison Wells (Evet Reverse-Flash olduğunu hepimiz öğrendik) geleceğe bakarken gazetede gözüken fotoğraftaki Flash kırmızı giyiyordu o yüzden kostümün de güncelleneceğini umarak devam ediyoruz.
Şimdi dizinin güzel taraflarına gelelim. Tabii ki Arrow ile aynı evrende geçiyor olması!! Her iki dizi için de 'crossover' bölümü yaptılar ve başarıyla da altından kalktılar. Arrow vs Flash zaten tam anlamıyla bize Batman vs Superman öngösterimi sundu ki bunu da gerçek bir başarıyla sağladılar. Bir diğer tarafta ise Grant Gustin'in performansı var ki başına ne geldiğini tam olarak anlayamayan genç bir adamdan çizgi romanlardan bildiğimiz Flash olmaya doğru emin adımlarla ilerliyor.
Dizinin yan karakterlerine gelecek olursak eğer, Dedektif West Arrow'daki Dedektif Lance'den geliyor onun da Batman'in Jim Gordon'undan geldiğini düşünürsek Batman ne büyük adam abi ya demeye devam ediyoruz!! Şaka bir yana Dedektif West dizideki baba figürünü oluştururken aynı zamanda Harrison Ford ile yaşadıkları 'ince' çatışma da aslında dizinin ilerleyen bölümlerinde çok daha fazlası olacağını gösteriyor. Zaten Harrison Wells'in ilk bölümden beri bir şeyler saklaması ve ara finaller Reverse-Flash olduğu ortaya çıkması da daha fazlasının bize sunulacağının bir kanıtı.
Caitlin ve Cisco var bir de. Bunları böyle bir Fitz&Simmons gibi ama daha iyisi gibi düşünebiliriz aslında. Tabii Caitlin'in içten içe Barry'e ilgi duyduğunu son bölümlerde göstermesi fakat eski nişanlısı Ronnie Raymond'un Firestorm olarak daha aktif bir şekilde diziye girecek olmasının ortaya çıkaracağı aşk üçgeni yüzünden Flash vs Firestorem bölümünün de bizi beklediğinin bir göstergesi. Tabii bu üçgene eklenmesi gereken Barry'in ebedi aşkı Iris West ve Iris'in sevgilisi Eddie Thawne var. Iris West'in de Barry'e babalık yapan adan Joe West'in kızı, Eddie'nin de Joe'nun ortağı olduğunu düşününce (bir de Joe'nun Flash'ın gizli kimliğini biliyor olması var) aslında ortaya baya bir Aşk-ı Memnu çıkartıyor ama sonuçta izlediğimiz bir süperkahraman dizisi.
Diziyle ilgili kişisel teorilerime gelecek olursak eğer, Harrison Wells dizide hem bu zaman diliminde hem de gelecekten gelen iki farklı karakter ve sezon finali de bunun ortaya çıkması üzerine olacak. Firestorm yukarıda da bahsettiğimiz gibi Flash ile kapışacak fakat sonra bilim sayesinde güçlerini kontrol altına alıp iyi adamlar kategorisine geçecek. Grood'u şimdiye kadar iki kere gördük ama benim tahminin Grood'un ikinci sezona saklandığı yönünde. Aşk üçgeni teorilerine girmeyeceğim yani sonuçta bir süperkahraman dizisi izliyoruz. Twitter'da olsak at FAV'a bekle derdim ama şu an sık kullanılanlara ekle ve bekle diyorum.
İyi Seyirler...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder